Uçmamayı Öğretebilir misin kuşa?

Bir çift göz ne kadar uzak olabilir ki burnunun dibindeyken?
Neden uzak ki böyle sevmeler?
Böylesine uzak olmayı,
Bu kadar mesafeyi,
Sevilirken sevilmemem gerektiğini anlamayı,
Üzülmeye bile hakkım olmadığını düşünmeyi,
Uzağına düşmem gerektiğini,
Vazgeç(iril)meyi,
Sebeplerini, ne kadar düşünce varsa hepsini
Birden silmeyi o kadar isterdim ki.
Ama ben sadece şu an, şu satırları yazmak zorundayım.
Özgürce sevmek nedir bilmiyorum şu sıralar.
Birini sevmemek için neden sınırlar koymam gerekiyor ki?
Neden hissederek, özgürce yaşayamıyorum?
İçim rahat değil hiç
Hiç rahat olmadı da seveli.
Sevmek gerçekten sınırlar koyunca çok zormuş.
Kendimi ikna edemiyorum bu konuda.
Sevme diyemiyorum yüreğime.
Uçmamayı öğretebilir misin kuşa?
Yüzmemeyi balığa?
Ya da kaplumbağaya kabuğundan çıkma diyebilir misin?
Ama bana dediler.
Sevme dediler.
Benim evimdi sevmek, elimden aldılar.
Yağmurumdu, kurak bıraktılar yüreğimin tarlalarını.
Menekşeli saksılarımı birer birer sokağa fırlattılar.
Renklerimi kaybettim ben doktor.
Siyah kaldı bana, gök maviyi, menekşe moru, papatya sarıyı aldılar.
Verebilir misiniz şimdi bana renklerimi?
Siyahtan maviye, mora, sarıya boyayabilir misiniz dünyamı?
Sevdirebilir misiniz şimdi bana kimseyi?
Ben korktum doktor,
Sevmekten korktum..
Seversem…
Neyse.
Hikaye çok boktan..
İyi geceler
Derin/Geceden Heceye

Yorum yaz